İçereği Atla
Test 5: I.TBMM, İç Ayaklanmalar ve Sevr Antlaşması

I.TBMM'NİN AÇILMASI, İÇ AYAKLANMALAR VE SEVR BARIŞ ANTLAŞMASI

TEST - 5

Soru 1: I. TBMM'nin, isyanları ve asker kaçaklarını önlemek amacıyla çıkardığı kanunlar ve kurduğu mahkemeler göz önüne alındığında, aşağıdaki yorumlardan hangisi yapılamaz?

Doğru Cevap: E) İstanbul Hükümeti ile iş birliği yaptığı

Açıklama: Hıyanet-i Vataniye Kanunu ve İstiklal Mahkemeleri, tam aksine, İstanbul Hükümeti'nin ve işgalcilerin kışkırttığı isyanlara karşı TBMM'nin otoritesini kurmak için alınmış önlemlerdir. Bu durum, bir iş birliğini değil, açık bir otorite mücadelesini gösterir.

Soru 2: Sevr Antlaşması'na göre Musul ve Kerkük'ün İngiltere'ye bırakılması, İtilaf Devletleri'nin öncelikli olarak hangi alandaki çıkarlarını gözettiğini kanıtlar?

Doğru Cevap: A) Ekonomik ve stratejik enerji kaynakları

Açıklama: Musul ve Kerkük, zengin petrol yatakları nedeniyle 20. yüzyılın başından itibaren büyük devletlerin ilgi odağı olmuştur. Sevr Antlaşması'nda bu bölgenin İngiliz mandasına bırakılması, İngiltere'nin öncelikli olarak bölgenin petrol kaynaklarını kontrol etme hedefini gösterir.

Soru 3: I. TBMM'nin açılışından sonra oluşturulan İcra Vekilleri Heyeti'nde (ilk hükümet) yer alan isimler arasında aşağıdakilerden hangisi yoktur?

Doğru Cevap: D) Rauf Bey (Bahriye Vekili)

Açıklama: I. TBMM'nin kurduğu ilk İcra Vekilleri Heyeti'nde (hükümet) Rauf Orbay yer almamıştır. Rauf Orbay, daha sonraki dönemlerde başbakanlık gibi görevler üstlenmiştir. Bahriye Vekilliği ise başlangıçta ayrı bir bakanlık olarak düşünülmemiştir.

Soru 4: "Milli Mücadele'yi engellemek amacıyla çıkarılan isyanlar, düşmanın ilerleyişini kolaylaştırmış ve Kurtuluş Savaşı'nın uzamasına neden olmuştur." yargısı, aşağıdaki isyanlardan hangisinin sonuçlarıyla doğrudan ilişkilendirilebilir?

Doğru Cevap: B) Bolu, Düzce, Hendek, Adapazarı İsyanları

Açıklama: Bu isyanlar, İstanbul ve Boğazlara yakınlıkları nedeniyle stratejik bir önem taşıyordu. TBMM, Yunan ilerleyişiyle mücadele ederken aynı zamanda bu isyanlarla uğraşmak zorunda kalmış, bu da askeri gücün bölünmesine ve Yunanlıların daha rahat ilerlemesine neden olmuştur.

Soru 5: Sevr Antlaşması'nı imzalayan Saltanat Şurası'nın bu eylemi, Osmanlı Anayasası'na (Kanun-i Esasi) göre hukuken geçersizdir. Bu durumun temel dayanağı nedir?

Doğru Cevap: A) Antlaşmanın meclis onayından geçmemiş olması

Açıklama: Kanun-i Esasi'ye göre bir uluslararası antlaşmanın yürürlüğe girebilmesi için halkın temsilcilerinden oluşan Mebusan Meclisi'nin onayı şarttı. Sevr imzalandığında bu meclis kapalı olduğundan, antlaşma hiçbir zaman anayasal onay sürecini tamamlayamamış ve bu nedenle hukuken geçersiz kalmıştır.

Soru 6: Birinci TBMM'nin, açıldıktan kısa bir süre sonra Hıyanet-i Vataniye Kanunu'nu çıkarmasının temel amacı aşağıdakilerden hangisidir?

Doğru Cevap: C) Kendi otoritesini tesis etmek ve isyanları bastırmak

Açıklama: I. TBMM'nin açılmasıyla birlikte Anadolu'da çok sayıda isyan patlak vermiştir. TBMM, varlığını ve otoritesini koruyabilmek için öncelikle bu isyanları bastırmak zorundaydı. Hıyanet-i Vataniye Kanunu, isyancıları "vatan haini" ilan ederek yargılamak için gerekli yasal zemini oluşturmuştur.

Soru 7: Sevr Antlaşması'nda "Vilayat-ı Sitte" (Altı İl) olarak bilinen bölgede bir Ermeni devleti kurulması planlanırken, aynı zamanda bu devletin sınırlarını belirleme yetkisi kime verilmiştir?

Doğru Cevap: A) ABD Başkanı

Açıklama: Sevr Antlaşması'nın ilginç maddelerinden biri, Doğu Anadolu'da kurulması planlanan Ermenistan'ın sınırlarının, tarafsız bir hakem olarak ABD Başkanı (o dönemde Woodrow Wilson) tarafından çizilmesini öngörmesiydi. Bu, İtilaf Devletleri'nin ABD'yi kendi planlarına dahil etme çabasını göstermektedir.

Soru 8: I. TBMM'de kabul edilen 24 Nisan 1920 tarihli önergede, padişah ve halifenin durumunun "baskıdan kurtulduktan sonra meclisin belirleyeceği" ifade edilmiştir. Bu kararın alınmasındaki temel amaç nedir?

Doğru Cevap: D) Milli birlik ve beraberliği bozmamak, tepkileri önlemek

Açıklama: Milli Mücadele'nin başlangıcında halkın büyük bir kısmı hala padişah ve halifeye bağlıydı. Bu hassas dönemde saltanatı doğrudan hedef almak, milli birliği bölebilir ve iç çatışmalara yol açabilirdi. Bu nedenle, öncelik vatanın kurtuluşuna verilmiş, saltanat ve hilafet meselesi sonraya ertelenmiştir.

Soru 9: Aşağıdakilerden hangisi, Sevr Antlaşması'nın Osmanlı Devleti için bir "ölüm fermanı" olarak nitelendirilmesinin nedenlerinden biri değildir?

Doğru Cevap: B) Başkentin Ankara'ya taşınmasının önerilmesi

Açıklama: Sevr Antlaşması, Osmanlı'nın başkentinin İstanbul olarak kalmasını ancak İtilaf Devletleri'nin kontrolü altında olmasını öngörüyordu. Başkentin Ankara'ya taşınması gibi bir madde antlaşmada yer almaz. Diğer tüm seçenekler, antlaşmanın Osmanlı Devleti'nin egemenliğini ve varlığını fiilen sona erdirdiğini gösteren maddelerdir.

Soru 10: I. TBMM'nin hem ihtilalci hem de demokratik bir yapıya sahip olması aşağıdakilerden hangisiyle açıklanabilir?

Doğru Cevap: A) Saltanatı yok sayması ve üyelerinin seçimle gelmesi

Açıklama: TBMM, egemenliği padişahtan alıp millete vererek mevcut düzeni yıktığı için "ihtilalci"dir. Aynı zamanda üyelerinin, din, sınıf farkı gözetmeksizin millet tarafından seçimle belirlenmesi onun "demokratik" yapısını gösterir. Bu iki özellik bir arada bulunmuştur.

Soru 11: Sevr Antlaşması'nın aşağıdaki maddelerinden hangisi, Wilson İlkeleri'nin "Her ulus kendi kaderini tayin etmelidir" ilkesiyle en açık şekilde çelişmektedir?

Doğru Cevap: D) İzmir ve çevresinin Yunanistan yönetimine bırakılması

Açıklama: Amiral Bristol Raporu gibi belgelerle de kanıtlandığı üzere, İzmir ve çevresinde nüfusun çoğunluğu Türk'tü. Buna rağmen bölgenin Yunanistan'a verilmesi, bölge halkının iradesinin yok sayılması ve ulusların kendi kaderini tayin etme ilkesinin açıkça ihlal edilmesi anlamına geliyordu.

Soru 12: I. TBMM'nin, Men-i İsrafat Kanunu'nu (İsrafı Önleme Yasası) çıkarmasının altında yatan temel ekonomik gerekçe nedir?

Doğru Cevap: B) Savaş ekonomisi için kaynakları verimli kullanmak

Açıklama: Kurtuluş Savaşı sırasında ülke son derece kısıtlı kaynaklara sahipti. Men-i İsrafat Kanunu, düğünler ve lüks tüketim gibi harcamaları kısıtlayarak, toplumun tüm kaynaklarını öncelikli olarak ordunun ve savaşın ihtiyaçlarına yönlendirmeyi amaçlayan bir savaş ekonomisi tedbiridir.

Soru 13: Aşağıdakilerden hangisi, TBMM'ye karşı çıkan ayaklanmaların ortak özelliklerinden biri değildir?

Doğru Cevap: C) Tamamının düzenli ordu birlikleri tarafından bastırılması

Açıklama: Özellikle mücadelenin ilk dönemlerinde çıkan Ahmet Anzavur ve Yozgat gibi büyük ayaklanmaların bastırılmasında, henüz tam olarak kurulmamış olan düzenli ordudan çok, Çerkez Ethem'in Kuva-yı Seyyare'si gibi Kuva-yı Milliye birlikleri önemli rol oynamıştır. Düzenli ordu daha sonra bu görevleri tamamen devralmıştır.

Soru 14: Sevr Antlaşması'nın hukuki bir belge olmaktan çok, bir "dayatma" olarak nitelendirilmesinin sebebi nedir?

Doğru Cevap: A) Osmanlı temsilcilerinin müzakere hakkı olmaması

Açıklama: Bir antlaşma, tarafların eşit koşullarda müzakere etmesiyle oluşur. Ancak Sevr'de, İtilaf Devletleri hazırladıkları taslağı Osmanlı heyetine "ya kabul edersiniz ya da askeri işgale devam ederiz" şeklinde sunmuşlardır. Osmanlı heyetine maddeler üzerinde pazarlık yapma veya değişiklik talep etme hakkı tanınmamıştır. Bu durum, antlaşmayı bir dayatma haline getirir.

Soru 15: I. TBMM'de, İcra Vekilleri Heyeti'nin (Hükümet) kurulması ve bakanların Meclis içinden tek tek oylanarak seçilmesi, hangi yönetim sisteminin uygulandığını gösterir?

Doğru Cevap: B) Meclis Hükümeti Sistemi

Açıklama: Bu sistemde, yürütme organı (hükümet) doğrudan yasama organının (meclis) içinden çıkar ve ona karşı sorumludur. Meclis başkanı aynı zamanda hükümetin de başkanıdır. Bakanların meclis tarafından tek tek seçilmesi, bu sistemin en belirgin özelliğidir. Bu sistem, Cumhuriyet'in ilanıyla yerini Kabine Sistemi'ne bırakacaktır.

Soru 16: Aşağıdaki cemiyetlerden hangisi, diğerlerinden farklı olarak, Milli Mücadele'ye karşı çıkarken doğrudan halifelik ve saltanat kurumlarını savunmuştur?

Doğru Cevap: A) Teali-i İslam Cemiyeti

Açıklama: Diğer cemiyetler manda, himaye veya ayrılıkçılık gibi farklı amaçlar güderken, Teali-i İslam Cemiyeti'nin temel amacı Milli Mücadele'yi din dışı bir hareket olarak gösterip, kurtuluşun ancak halife ve padişahın emirlerine uymakla mümkün olacağını savunmaktı.

Soru 17: Sevr Antlaşması'na göre Osmanlı Devleti'nin başkenti İstanbul olarak kalacak, ancak azınlık hakları korunmazsa şehir Türklerden alınacaktı. Bu maddenin temel amacı neydi?

Doğru Cevap: D) Osmanlı yönetimi üzerinde sürekli bir baskı kurmak

Açıklama: Bu madde, İstanbul'un Türklerin elinde kalmasını belirsiz bir şarta bağlayarak, İtilaf Devletleri'ne Osmanlı'nın iç işlerine her an müdahale etme ve en ufak bir bahanede İstanbul'u işgal etme hakkı tanıyordu. Bu, "Demokles'in Kılıcı" gibi bir tehdit unsuruydu.

Soru 18: Birinci TBMM, farklı görüşlerden oluşan grupları barındırmasına rağmen, aşağıdaki konulardan hangisinde tam bir fikir birliği içinde hareket etmiştir?

Doğru Cevap: A) Misak-ı Millî'nin gerçekleştirilmesi

Açıklama: I. TBMM içindeki tüm gruplar, siyasi görüşleri ne olursa olsun, vatanın işgalden kurtarılması ve Misak-ı Millî sınırları içinde tam bağımsız bir Türk devleti kurulması hedefinde birleşmişlerdir. Bu, meclisin en temel ortak paydası ve varlık sebebiydi.

Soru 19: İstanbul Hükümeti'nin ve İtilaf Devletleri'nin kışkırtmalarıyla çıkan ayaklanmaların ortak amacı aşağıdakilerden hangisidir?

Doğru Cevap: E) TBMM'yi dağıtarak Milli Mücadele'yi sonlandırmak

Açıklama: Hem İstanbul Hükümeti hem de İtilaf Devletleri, Ankara'da kurulan TBMM'yi kendi otoritelerine ve Sevr planlarına karşı en büyük tehdit olarak görüyorlardı. Çıkardıkları isyanlarla halkı TBMM'ye karşı kışkırtarak, bu yeni gücü içeriden çökertmeyi ve Milli Mücadele'yi başarısızlığa uğratmayı amaçlamışlardır.

Soru 20: Sevr Antlaşması, Osmanlı Devleti'ni Anadolu'nun ortasında küçük bir bölgeye sıkıştırırken, Ermenilere ve Rumlara devlet kurma hakkı tanımıştır. Bu durum, antlaşmanın hangi ilkeye dayandığını gösterir?

Doğru Cevap: B) Etnik temelli parçalama

Açıklama: Sevr Antlaşması, Osmanlı Devleti'nin çok uluslu yapısını kullanarak, imparatorluğu etnik kökenlere (Rum, Ermeni, Arap vb.) göre bölmeyi ve her gruptan küçük, kontrol edilebilir devletçikler yaratmayı hedeflemiştir. Bu, "böl ve yönet" politikasının tipik bir örneğidir.