İçereği Atla
KPSS Tarih (Osmanlı Kültür) - BÖLÜM 3: Hukuk ve Toplumsal Yapı (PDF İndirmeli)

🏛️ KPSS TARİH (OSMANLI KÜLTÜR) - BÖLÜM 3: HUKUK VE TOPLUMSAL YAPI 🏛️

💡 6 Bölümlük Serimizin 3. Bölümü:
Bölüm 1'de Devlet Yönetimi'ni (Saray, Divan), Bölüm 2'de Ordu'yu (Kapıkulu, Tımar) gördük. Bu bölümde, bu devasa yapının toplumsal temelini ve yasal çerçevesini inceleyeceğiz. Konularımız: Hukuk Sistemi (Şer'i ve Örf'i), Toplumsal Sınıflar (Askerî ve Reaya), toplumun dini temelli örgütlenmesi olan Millet Sistemi ve sosyal devletin bel kemiği olan Vakıf Sistemi.

A. OSMANLI HUKUK SİSTEMİ ⚖️

Osmanlı Devleti, Türk-İslam devlet geleneğini (Karahanlı, Selçuklu) devam ettirerek ikili (dual) bir hukuk sistemi uygulamıştır. Bu, "laik" bir yapı değil, "Töre" ve "Şeriat"ın birbirini tamamladığı bir yapıdır.

1. Şer'i Hukuk (İslam Hukuku)

Kaynağı: Kur'an, Sünnet (Hadis), İcma (Alimlerin ortak görüşü), Kıyas (Akıl yürütme).
Alanları: Evlenme, boşanma, miras (aile hukuku), vakıflar, ticaret (borçlar) ve temel ceza (hırsızlık, zina vb.) davaları.
Özelliği: Değiştirilemez, evrensel (tüm İslam dünyasında ortak) kurallardır.
Yargıcı: Kadı.

2. Örf'i Hukuk (Töre / Sultanî Hukuk)

Kaynağı: Eski Türk Gelenekleri (Töre) ve Padişahın "Ferman" (Emir) ve "Kanunname" (Yasa) çıkarma yetkisi.
Alanları: Yönetim (İdare), Askeri konular, Maliye (Vergiler), toprak yönetimi (Tımar) ve Şer'i Hukukun boş bıraktığı alanlar.
Özelliği: Değiştirilebilir, Padişahın iradesine bağlıdır.
Örnek: Fatih'in Kanunname-i Al-i Osman'ı (Kardeş Katli, Müsadere) tamamen örfî hukuktur.
⚠️ Önemli Not: Örf'i hukuk, Şer'i hukuka aykırı olamazdı. Padişah bir kanun çıkaracağı zaman bunun İslam'a uygun olup olmadığını Şeyhülislam'a sorar ve "Fetva" alırdı.

3. Yargı Teşkilatı (İlmiye Sınıfı)

Osmanlı'da adalet teşkilatı (İlmiye Sınıfı), Bölüm 1'de gördüğümüz Divan üyesi Kazasker'e bağlıydı.

Kadı (Yargıç):
  • Adli davalara bakan "Yargıç"tır.
  • Ataması Kazasker tarafından yapılır (İlmiye Sınıfı).
  • Ancak Kadı, bulunduğu "Kaza" (İlçe) merkezinde sadece yargıç değildir; aynı zamanda:
    • Yönetici (Mülki Amir): Kazayı yönetir (Kaymakam gibi).
    • Belediye Başkanı: Şehrin (esnaf, pazar, temizlik) işlerine bakar (İhtisab/Muhtesip).
    • Noter: Evlilik, miras, alım-satım kayıtlarını (Şer'iyye Sicilleri) tutar.
Üst Mahkemeler:
  • Divan-ı Hümayun: Padişahın başkanlık ettiği (Fatih'ten sonra Sadrazamın) en yüksek temyiz (itiraz) mahkemesidir. Kadı'nın kararını beğenmeyen (Müslüman veya Gayrimüslim) herkes Divan'a başvurabilirdi (Adalet anlayışı).
  • Kazasker Divanı: Kadıların kararlarına yapılan normal itirazlara bakardı.

B. TOPLUMSAL YAPI (OSMANLI MİLLETİ) 👪

Osmanlı toplumu, Avrupa'daki gibi "soylu/köle" şeklinde katı bir sınıf ayrımına sahip değildi. Temel ayrım, "göreve" dayalıydı.

1. Temel Ayrım: Yönetenler ve Yönetilenler

Yönetenler (Askerî Sınıf / Berat Ehli):
Padişah tarafından verilen "Berat" (Yetki Belgesi) ile devlette görev alan herkestir. Bu, sadece "asker" demek değildir. Seyfiye (Paşa), İlmiye (Müderris) ve Kalemiye (Kâtip) bu sınıftandır.
En Önemli Ayrıcalık: VERGİ VERMEZLERDİ.
Yönetilenler (Reaya / Halk):
Askerî sınıf dışında kalan, üretim yapan (tarım, hayvancılık, ticaret) ve devlete VERGİ VEREN herkestir. Müslüman (Sünni/Alevi) ve Gayrimüslim (Hristiyan/Yahudi) halkın tamamı "Reaya" statüsündeydi.
Dikey Hareketlilik: Reaya'dan bir Müslüman, Medrese'de eğitim alarak Kadı (İlmiye) olabilir ve "Askerî Sınıf"a geçebilirdi. Gayrimüslim bir çocuk, Devşirme (Enderun) sistemiyle Vezir-i Azam (Seyfiye) olabilir ve "Askerî Sınıf"a geçebilirdi. Sistem liyakat temelliydi (Soy'a değil).

2. Millet Sistemi (Toplumsal Birlikteliğin Temeli) (ÇOK ÖNEMLİ!)

Osmanlı, yönettiği Reaya'yı (halkı) etnik kökene (Türk, Rum, Sırp, Arap) veya dile göre DEĞİL, sadece din ve mezhebe göre sınıflandırmıştır.

⚠️ Millet Sistemi'nin İşleyişi:
1. Millet-i Hâkime (Hâkim Millet): Sünni Müslümanlar (Türk, Arap, Kürt, Boşnak fark etmeksizin hepsi). Devletin asıl dayandığı gruptur.

2. Millet-i Mahkûme (Zimmîler / Sadık Milletler): Gayrimüslimlerdir. Kendi içlerinde 3 büyük millete ayrılmışlardı:
  • Rum Ortodoks Milleti: (Lideri: Fener Rum Patriği. Bulgarlar, Sırplar, Romenler bu patriğe bağlıydı).
  • Ermeni Gregoryen Milleti: (Lideri: Ermeni Patriği).
  • Yahudi (Musevi) Milleti: (Lideri: Hahambaşı).
Sistemin Amacı: Bu milletler "İstimalet" (Hoşgörü) politikası gereği kendi dinlerinde, dillerinde ve hukuklarında (aile/miras) serbest bırakıldı. Liderleri (Patrik/Hahambaşı), Padişah'a bağlı birer devlet memuru gibiydi. Kendi cemaatlerinin vergisini (Cizye/Haraç) toplar, devlete iletirlerdi. Bu sistem, imparatorluğun 600 yıl parçalanmadan yaşamasını sağlayan sosyal bir "sigorta" olmuştur.

C. VAKIF SİSTEMİ (SOSYAL DEVLETİN TEMELİ) 🏨

Vakıf, "Halka hizmet, Hakk'a hizmettir" anlayışıyla, bir kişinin mal varlığının (para, dükkân, arazi) gelirini, hayır işleri (sosyal hizmetler) için kalıcı olarak bağışlamasıdır.

Osmanlı'da Hazine-i Amire (Devlet Hazinesi) sadece Saray ve Ordu'ya harcanırdı. Geriye kalan tüm sosyal hizmetler VAKIFLAR tarafından finanse edilirdi.

Vakıf Sistemi Sayesinde Finanse Edilen Kurumlar:
  • Eğitim: Medreseler, Kütüphaneler, Sıbyan (Çocuk) Mektepleri.
  • Sağlık: Darüşşifalar (Hastane), Bimarhaneler (Akıl Hastanesi).
  • Sosyal Yardım: İmaretler (Aşevleri) (En yaygın vakıf. Fakirlerin, öğrencilerin, yolcuların ücretsiz yemek yediği yer).
  • Ticaret/Ulaşım: Kervansaraylar (Hanlar), Köprüler, Yollar.
  • Şehircilik: Çeşmeler (Sebil), Hamamlar, Cami bakımı.
Vakıflar, Osmanlı'yı bir "Sosyal Devlet" yapmış, toplumsal barışı ve adaleti sağlamıştır. (Örn: "Yaralanan leylekleri tedavi eden vakıflar" bile vardı).
💡 Bölüm 4'e Hazırlık:
Bölüm 3'te, devleti ayakta tutan Hukuk'u, Toplumsal Yapı'yı (Millet Sistemi) ve Sosyal Hizmetleri (Vakıflar) gördük. Peki, tüm bu devasa ordu (Bölüm 2) ve saray (Bölüm 1) masrafları, vakıflara bağışlanan paralar nereden geliyordu? Toplum (Reaya) ne üretiyordu?

Bölüm 4'te, imparatorluğun kalbi olan "Ekonomik Yapı"yı; yani Tımar (Toprak) ve İltizam (Nakit Vergi) sistemlerini, Lonca (Esnaf) teşkilatını ve Vergi (Öşür, Haraç, Cizye) çeşitlerini detaylıca inceleyeceğiz.