İçereği Atla
KPSS Tarih (Dış Politika) - BÖLÜM 3: Balkan Antantı ve Montrö Boğazlar Sözleşmesi (PDF İndirmeli)

🏛️ KPSS TARİH (DIŞ POLİTİKA) - BÖLÜM 3: BATI SINIRININ GÜVENCESİ (BALKAN ANTANTI VE MONTRÖ) (1932-1936) 🏛️

💡 4 Bölümlük Serimizin 3. Bölümü:
Bölüm 2'de, Musul'u (1926) kaybettiğimizi ancak Milletler Cemiyeti'ne (1932) katılarak "Dünya Barışına Katkı" (Statükocu) dönemini başlattığımızı gördük. Bu yeni dönem, 1930'larda Avrupa'da başlayan yeni bir tehditle sınandı.

Bu bölümde, Almanya (Hitler) ve İtalya'nın (Mussolini) saldırgan (Revizyonist) politikalarına karşı Türkiye'nin BATI SINIRINI güvence altına almak için kurduğu BALKAN ANTANTI (1934)'nı ve en büyük diplomatik zaferimiz olan MONTRÖ BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİ (1936) ile Boğazlarda tam egemenliği nasıl kazandığımızı detaylıca işleyeceğiz.

A. DEĞİŞEN DÜNYA DENGELERİ (1933 VE SONRASI)

1930'lara kadar "barış" isteyen Avrupa, 1929 Krizi (İnkılaplar Bölüm 8) ve ırkçı ideolojilerin yükselişiyle hızla silahlanmaya başladı. Bu, Türkiye'nin dış politikasını "sınırları koruma"ya yöneltti.

Yeni Tehditler (Revizyonistler - Yayılmacılar):
  • İtalya (Benito Mussolini): Akdeniz'i "Bizim Deniz" (Mare Nostrum) ilan etti. Arnavutluk'a baskı yapıyor, On İki Ada'yı (Uşi'den beri - XX. Yüzyıl Bölüm 2) silahlandırıyor ve Habeşistan'ı (Etiyopya) işgal etti (1935).
  • Almanya (Adolf Hitler): Versay Antlaşması'nı (XX. Yüzyıl Bölüm 5) tanımadığını ilan etti. "Hayat Sahası" (Lebensraum) politikasıyla Doğu'ya (Balkanlar) ve Batı'ya (Ren) yayılacağını duyurdu.
  • Japonya: Asya'da Çin'e (Mançurya) saldırdı.

B. BALKAN ANTANTI (9 Şubat 1934)

Türkiye, Batı'dan (Balkanlar) gelecek bu Alman/İtalyan tehdidine karşı, "Yurtta Sulh, Cihanda Sulh" (İnkılaplar Bölüm 3) ilkesi gereği bir bölgesel güvenlik paktı kurdu.

1. Antant'ın Kurulması ve Üyeleri (Kodlama: TAYYAR)

Atatürk'ün liderliği ve Yunanistan ile Nüfus Mübadelesi (Bölüm 1) sorununun 1930'da çözülmesi, bu paktın temelini attı.

Balkan Antantı Üyeleri (Statükocu - Sınırları Koruyanlar):
Kodlama: T A Y Y A R
➡️ Türkiye
➡️ Yunanistan
➡️ Yugoslavya
➡️ Romanya
Antlaşma: Bu 4 devlet, birbirlerinin Balkanlardaki sınırlarına saygı duyacaklarını ve bu sınırlara dışarıdan (İtalya/Bulgaristan) gelecek bir saldırıya karşı ortak savunma (askeri ittifak) yapacaklarını taahhüt ettiler.
⚠️ Balkan Antantı'na KATILMAYAN Balkan Devletleri (KPSS Tuzağı):
1. BULGARİSTAN:
  • Neden Katılmadı? Çünkü "Revizyonist" (Yayılmacı) bir politika izliyordu.
  • Amacı: I. Dünya Savaşı'nda (Nöyyi Antlaşması - XX. Yüzyıl Bölüm 5) kaybettiği toprakları, özellikle Romanya'dan Dobruca'yı ve Yunanistan'dan Ege Denizi (deniz çıkışı)'nı geri almak istiyordu. (Almanya ve İtalya'ya yakındı).
2. ARNAVUTLUK:
  • Neden Katılmadı? İtalya'nın (Mussolini) doğrudan baskısı ve işgal tehdidi altında olduğu için (korkudan) katılamadı.

2. Önemi ve Sonuçları

➡️ Türkiye, Batı (Trakya) sınırını siyasi ve askeri bir ittifakla güvence altına aldı.
➡️ "Yurtta Sulh, Cihanda Sulh" ilkesinin ve bölgesel barış liderliğinin bir başarısıdır.
➡️ İtalya'nın 1935'te Habeşistan'ı işgali üzerine bu paktı desteklemek için İngiltere öncülüğünde "Akdeniz Paktı" da (1936) kurulmuş ve Türkiye buraya da katılmıştır.
➡️ Antant, II. Dünya Savaşı'nın (1939) başlamasıyla (Almanya'nın Yugoslavya ve Yunanistan'ı işgali) fiilen sona ermiştir.

C. MONTRÖ (MONTREUX) BOĞAZLAR SÖZLEŞMESİ (20 Temmuz 1936) (EN BÜYÜK DİPLOMATİK ZAFER)

Balkan Antantı ile Batı sınırı güvenceye alınmıştı. Ancak Türkiye'nin "kalbi" olan Boğazlar, hala Lozan'daki statüye (Komisyon) tabiydi.

1. Lozan'daki Durum (Hatırlatma)

Lozan Barış Antlaşması'nda (Muharebeler Bölüm 5) Boğazlar için şu kararlar alınmıştı:

➡️ Boğazlar, Başkanı TÜRK olan Uluslararası bir "Boğazlar Komisyonu" tarafından yönetilecekti.
➡️ Boğazların her iki yakası (İstanbul ve Çanakkale) ASKERSİZLEŞTİRİLECEKTİ.
SONUÇ: Bu, Türkiye'nin EGEMENLİK HAKLARINI (Misak-ı Millî) kısıtlayan ve Başkent İstanbul'u savunmasız bırakan bir durumdu.

2. Değişen Dünya Şartları (Atatürk'ün Fırsatı)

Atatürk, bu sorunu (Lozan'daki pürüzü) çözmek için doğru zamanı (konjonktürü) bekledi. 1933-1936 arası yaşananlar bu fırsatı yarattı:

Fırsatlar (II. Dünya Savaşı'nın Ayak Sesleri):
  1. İtalya'nın Habeşistan'ı (Etiyopya) işgali (1935).
  2. Almanya'nın (Hitler) Versay'ı tanımayarak Ren bölgesini silahlandırması (1936).
  3. Japonya'nın saldırganlığı ve silahlanma yarışının başlaması.
Türkiye'nin Notası: Atatürk, bu kriz ortamında, Lozan'ı imzalayan devletlere (İngiltere, Fransa, İtalya, Japonya, SSCB vb.) bir nota verdi: "Lozan'ı imzaladığımızda dünya barış içindeydi. Şimdi herkes silahlanıyor (İtalya/Almanya). Lozan'ın garantileri çökmüştür. Boğazlar (başkentim) savunmasızdır. Ya Boğazların statüsünü (egemenliğimi) bana geri verirsiniz ya da ben (askerileştirerek) alırım."

3. Montrö Konferansı (1936)

Türkiye'nin bu haklı ve kararlı notası (ve İngiltere'nin, yaklaşan savaşta Türkiye'yi kaybetmek istememesi) üzerine İsviçre'nin Montrö (Montreux) kentinde konferans toplandı (1936).

Türk Heyeti: Dışişleri Bakanı Tevfik Rüştü Aras (Başkan).
En Çok Direnen: İngiltere (SSCB'nin Boğazlardan Akdeniz'e inmesinden korktuğu için).
Bizi Destekleyen: Sovyet Rusya (SSCB) (Boğazların Türkiye'de olmasının, İngiltere'de olmasından daha iyi olduğunu düşündüğü için).
Katılmayan (Protesto eden): İtalya (Habeşistan işgali nedeniyle).
⚠️ Montrö Boğazlar Sözleşmesi'nin (1936) Maddeleri ve Sonuçları (TAM EGEMENLİK):

1. (En Önemli Madde): Lozan'da kurulan "BOĞAZLAR KOMİSYONU" KALDIRILDI.
YORUMU: Boğazların tüm yetkileri ve egemenliği KAYITSIZ ŞARTSIZ TÜRKİYE'YE devredildi.

2. (Askeri Madde): Boğazların her iki yakasının askersizleştirilmesi kararı kaldırıldı. Türkiye, Boğazları (İstanbul ve Çanakkale) SİLAHLANDIRMA hakkını geri kazandı.

3. Geçiş Rejimi:
  • Ticaret Gemileri: Barış zamanında serbestçe geçecek.
  • Savaş Gemileri: Geçişleri, Türkiye'nin kontrolüne (tonaj, süre, Karadeniz'e kıyısı olan/olmayan devletler kısıtlamalarına) bağlandı.
  • Savaş Durumu: Türkiye savaşa girerse veya savaş tehlikesi hissederse, Boğazları istediği gibi açıp kapatma yetkisine sahip olacaktır.

GENEL ÖNEMİ:
  • Lozan'da kalan son büyük pürüz (egemenlik açığı) Türkiye lehine çözüldü.
  • Boğazlar üzerinde TÜRK EGEMENLİĞİ TAM OLARAK sağlandı.
  • Misak-ı Millî yolunda atılmış çok büyük bir adımdır.
  • Atatürk'ün "Yurtta Sulh, Cihanda Sulh" ve "realist" (gerçekçi) diplomasisinin en büyük zaferidir. (Tek bir kurşun atılmadan kazanılmıştır).
  • Bu sözleşme, Türkiye'nin II. Dünya Savaşı'nda tarafsız kalabilmesinin hukuki zeminini hazırlamıştır.
💡 Bölüm 4'e (Son Bölüm) Hazırlık:
Bölüm 3'te, Atatürk'ün 1930'lardaki tehditleri (İtalya/Almanya) görerek Batı Sınırı'nı (Balkan Antantı - 1934) ve Boğazları (Montrö - 1936) nasıl güvenceye aldığını gördük.

Sırada, İtalya'nın Doğu Akdeniz (Habeşistan) tehdidine karşı Doğu Sınırı'nı güvenceye almak ve Misak-ı Millî'nin son hedefi, Atatürk'ün "şahsi meselem" dediği HATAY sorunu vardı.

Bölüm 4'te, Sadabat Paktı (1937) (Doğu sınırı) ile Hatay'ın Anavatan'a Katılma (1939) sürecini işleyerek Atatürk Dönemi Dış Politikası serimizi tamamlayacağız.